Konutta 'her koşulda satarsın' devri bitti

Gayrimenkul sektörü satılmayan konut yoğunluğunun oluşturduğu stok sorunuyla başetmeye çalışırken, sektör temsilcilerinden de sorunun çözümüne yönelik öneriler gelmeye devam ediyor. Sektörün şu andaki en büyük probleminin satılamayan konut satışı olduğuna işaret eden İstanbul İnşaatçılar Derneği Başkan Vekili Engin Keçeli, stok probleminin alınacak önlemlerle çözümlenebileceğine işaret etti. 

Konut sektörünün en büyük problemi

İstanbul İnşaatçılar Derneği-İNDER Başkan vekili Engin Keçeli, stok sorununu gayrimenkul sektörünün  hali hazırdaki en büyük ve en önemli sorunu olarak niteledi. Aynı zamanda Seba İnşaat Yönetim Kurulu Üyeliği görevini de yürütmekte olan Engin Keçeli, bir önlem alınmaması halinde satılmadan biriken konut adedinin daha da artacağını belirterek, KDV oranlarının indirilmesi ve arsa alım-satım vergisinin düşürülmesiyle bu sorunun aşılabileceğini dile getirdi. Keçeli, konut stoklarının hızlıca eritilebilmesi ve yeterli talebin oluşturulabilmesi açısından metrekaresine bakılmaksızın teslimlerdeki KDV oranının yüzde 4'ler seviyesine indirilmesinin önemli bir çözüm olabileceğini vurgulayarak: Şu an sektörün en büyük sorunu satılamayan konutlar. KDV oranının yüzde 4’e indirilmesinin bir çözüm yolu olabileceği ve sektöre bir nefes aldırabileceğine inanmaktayım." şeklinde konuştu. 

Alım-satım vergisinde indirim sorunları çözer

Keçeli, kat karşılığı ya da hasılat yaplaşımı yapılmak üzere müteahhit ya da inşaat firmalarına devredilen arsalardaki KDV oranının ise yüzde 1 ila yüzde 4 arasında olması gerektiğine de işaret ederek: "Arsa alım-satım vergisinde mutlaka indirime gidilmelidir. İlk satışta yüzde 4 olan arsa alım-satım vergisi yüzde 1 olmalıdır. Bu da konut stoklarının eritilmesi için çok önemlidir." yorumunda bulundu. 

Her koşulda satarsın devri bitti

Konut sektöründe faaliyetlerini sürdüren firmalar olarak artık az kazanmayı öğrendiklerini ve piyasa koşullarının kendilerini disipline ettiğini de vurgulayan Keçeli: "Almanya’da iş yapan inşaatçılar yüzde 5-10 karla çalışıyorlar. Bizde bunu öğreneceğiz. Herkes inşaatçı olmayacak. Herkes işini yapacak. Bunların hepsinin sektör adına düzelme olduğuna inanıyoruz" dedi. Keçeli,  sektörde gerçekten inşaatçı kimliğini taşıyanların kalacağını ve gelecek dönemin potansiyelini yönlendireceğini de hatırlatarak: 15-20 milyon gencin olduğu bu ülkede 7-8 milyon hane kurulacak. Bize 7-8 bin konut lazım." ifadelerini kullandı. 

Yaşanabilir evi 3 bin TL'nin altında kimse yapamaz

Konut faizlerinde 0.85'lerden 1.25'lere uzanan hareketliliğin satın alma gücünü yok ettiğini buna karşın 2019 yılından sonra konut piyasasının önünün açılacağını dile getiren Keçeli, maliyetlerde bir çok kalemde yüzde 25'lere varan artışa mücade edildiğini söyledi. Keçeli, arzın artması ve talebin azalmasıyla fiyatların düşüşü sonrasında maliyet hesabının daha iyi yapılır hale geldiğini dile getirerek: " Yaşanılabilir evi 3 bin TL’nin altında kimse yapamaz. Arsa payı ile birlikte 6 bin lira. Pazarlama giderleriyle 7 bin lira maliyeti var. İstanbul’da metrekare bazında 6 binin altında satılan konutlarda kaliteden ödün veriyor. Ucuz konut üretmenin şartı arazi. Arazi fiyatları pahalı. Ne yaparsan satarsın devri bitti." şeklinde konuştu.